Doğan: “Çiftçimizin Emeği ve Alın Teri Yok Sayılmamalı”

Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan, bu sabah Resmî Gazete’de yayımlanan kararla 500 bin ton mısır ithalatına sıfır gümrük vergisiyle izin verilmesine tepki gösterdi.

Doğan, “Bu sabah Resmî Gazete’de yayımlanan kararla, 500 bin ton mısır ithalatına sıfır gümrük vergisiyle izin verilmiştir,” dedi.   Geçmiş dönem ithalat kararlarını da hatırlatan Doğan şunları söyledi:   “10 Ekim 2024 tarihinden itibaren, 1 milyon ton mısır ithalatına %5 gümrük vergisi uygulanmıştır. 19 Mart 2025 tarihinden itibaren, 1 milyon ton mısır ithalatına yine %5 gümrük vergisi uygulanmıştır. 1 Mayıs 2025 tarihinden itibaren, 1 milyon ton mısır ithalatı için gümrük vergisi sıfırlanmıştır. Bugün itibariyle ise, 31 Temmuz 2025’e kadar 500 bin ton mısır ithalatı için sıfır gümrük vergisi kararı açıklanmıştır.”   Üreticilerin yaşadığı zorluklara dikkat çeken Doğan, “2025 yılı boyunca çiftçimiz; soğan, patates, marul, karpuz, domates ve biber gibi ürünlerden ciddi zarar görmüştür. Buğdaydan ise özellikle kıraç bölgelerde istenilen verim alınamamıştır. Narenciye ürünleri ise zirai don nedeniyle büyük zarar görmüştür,” ifadelerini kullandı.   Mısır üreticisinin durumu hakkında ise şu bilgileri paylaştı:   “Geçen yıl aşırı sıcaklar nedeniyle mısır ekiminde %25 verim kaybı yaşanmıştır. Bu yıl ise Adana’da mısır ekimi %40 artmıştır. İklim şartlarının iyi gitmesiyle birlikte yüksek verim beklenmektedir. Hasat, yaklaşık 15-20 gün sonra sahile yakın bölgelerde başlayacak ve ovaya doğru devam edecektir.”   Doğan, TMO’ya çağrıda bulunarak, “Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) hasat başlamadan önce mısır alım fiyatlarını bir an önce açıklamasını bekliyoruz,” dedi. Doğan, açıklamasında şu değerlendirmelere yer verdi: “Çiftçimiz, pandemiden bu yana mısır üretiminden; iklim koşulları, plansız fiyat politikaları ve ardı ardına alınan ithalat kararları nedeniyle ciddi mağduriyet yaşamaktadır. Ürününden para kazanamayan üreticimiz her geçen gün tarımdan uzaklaşmaktadır. Ne yazık ki bu sese kulak veren kimse yoktur. Sanayicilerin talepleri anında karşılanırken, çiftçimizin desteklenmesi söz konusu olduğunda aynı hassasiyet gösterilmemektedir. Çiftçimizin emeği, alın teri ve toprağa olan bağlılığı yok sayılmamalıdır. Adil ve sürdürülebilir bir tarım politikası istiyoruz. Üreten çiftçinin değil, ithalat lobilerinin kazandığı bir düzen, Türkiye tarımını iflasa götürür.”